Tbmm En Son dakika Haber - TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda milletvekilleri, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığının 2026 yılı bütçesi üzerinde görüşlerini dile getiriyor.
Komisyonda Bakanlığın bütçesinin tümü üzerinde söz alan CHP İzmir Milletvekili Ümit Özlale, özellikle tekstil, hazır giyim, mobilya ve tarıma dayalı sanayi üretimin 3 yıldır yerinde saydığını savundu.Savunma sanayisindeki gelişmeleri çok olumlu bulduğunu ifade eden Özlale, Kalkınma tarihine baktığınız zaman, savunma sanayisinde, havacılık sektöründe yatırım yapan ülkelerin doğru ve tamamlayıcı politikalarla savunma sanayisinin kalkınmasına yardımcı olduğunu görüyoruz. dedi.Birçok tekstil ve hazır giyim işletmesinin faaliyetine son verdiğini, konkordato ilan ettiğini söyleyen Özlale, bazı şirketlerin ise Mısır'a gittiğini ileri sürdü.Özlale, Tekstil, hazır giyim ve mobilya sektörü sadece İstihdam Koruma Programı ile bir nevi yüzdürülecek sektörler değil. Burada çok ciddi bir dönüşüme ihtiyaç var. ifadesini kullandı.DEM Parti Şanlıurfa Milletvekili Ömer Öcalan, tekstil, deri ve mobilya sektörlerinin durumuna ilişkin değerlendirmelerde bulunarak, işçinin ve işverenin mutlu olmadığını iddia etti.Türkiye'nin sanayisinde bölgesel eşitsizliğin bulunduğunu ileri süren Öcalan, bu soruna bir çözüm bulunması gerektiğini kaydetti.Öcalan, Sanayinin merkezi İstanbul, Kocaeli, İzmir, kısmen İç Anadolu ve Çukurova. Gittiği yer Gaziantep'e kadar, Antep'ten ötesine gitmiyor. Nüfus yığılmasının merkezlerinden biri de budur. Yarın İstanbul'da yarın yaşanacak olumsuz bir durumda sanayi bundan üst düzeyde etkilenecek. dedi.- Sanayi üretimindeki daralmanın en büyük nedeni enerji maliyetlerindeki belirsizlikİYİ Parti Çanakkale Milletvekili Rıdvan Uz, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığının bütçesinin geçen yıla göre yüzde 8'lik düşüşle 10 milyar lira azaldığını dile getirdi.Bu düşüşün yatırım, istihdamın ve üretimin frene basması demek olduğunu anlatan Uz, TÜİK verilerine göre sanayi üretimi bu yılın 3. çeyreğinde yüzde 1,7 daralmıştır. Yani 'dünya gider Mersin'e, biz gideriz tersine' olmuştur. diye konuştu.Rıdvan Uz, sanayi üretimindeki daralmanın en büyük nedeninin enerji maliyetlerindeki belirsizlik olduğunu söyleyerek, Sanayicinin her ay 'yeni tarife' korkusu, yatırımın önündeki görünmez bir duvardır. Bu kadar sınırlı destekle hangi fabrika enerji dönüşümü yapabilir? sorusunu yöneltti.AR-GE yatırımlarının bir ülkenin geleceğini belirlediğine değinen Uz, Türkiye'nin AR-GE harcamalarının gayrisafi milli hasılanın yüzde 1,3'ü seviyesinde olduğunu, Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü (OECD) ortalamasının ise yüzde 2,7 olduğunu belirtti.Türkiye'nin kurtuluşunun üretimde olduğunu belirten Uz, Üretim planla, istikrarla, bilimle olur. Sanayiciye yıllar arası öngörülebilir bütçe sağlanmalıdır. Yerli ara malı fonu oluşturulmalıdır. KOBİ'lere doğrudan hibe ve teminat desteği verilmelidir. AR-GE ve yeşil dönüşüm harcamalarını en az yüzde 2 artırarak yeniden düzenlenmelidir. sözlerini sarf etti.Yeni Yol Partisi Adana Milletvekili Sadullah Kısacık, en önemli ve kritik konu olarak nitelendirdiği yapay zeka, verimlilik ve yerel kalkınma üzerine konuştu.Yapay zekanın tüm sektörlerde yıkıcı bir devrim yapacağını kaydeden Kısacık, dünyada bu alanda yarışın çoktan başladığını anlattı.Kısacık, çoğu ülkede yapay zeka bakanlığı olduğunu belirterek, Biz şu anda koskoca yapay zeka devrimini TÜBİTAK'taki bir enstitüye hapsetmişiz. Şu anda yapay zekaya gerekli önemi maalesef vermiyoruz. Her konuda olduğu gibi treni kaçırıp, o trene binmeyip arkasından vagon takar hale geleceğiz. değerlendirmesinde bulundu.Türkiye'nin verimlilik konusunda sıkıntısı olduğunu savunan Kısacık, milli verimlilik seferberliği uygulanması gerektiğini dile getirdi.Kısacık, kalkınma modellerinde başarı sağlanamadığını öne sürdü.- Havacılık ve savunma sanayisi ihracatında dünyanın 11. ülkesi konumundayızMHP Genel Başkan Yardımcısı ve Konya Milletvekili Mustafa Kalaycı, sürdürülebilir büyüme için sanayi sektörüne daha fazla yatırım yapılması gerektiğine değindi.Kalaycı, Sanayide yapısal dönüşümün hızla sağlanmasını, teknolojik dışa bağımlılığın azaltılmasını, yerel kaynakları harekete geçiren, nitelikli iş gücü istihdam eden, dijital çağa uyum sağlayan ve nihayet uluslararası rekabet gücüne sahip bir sanayi oluşturulmasını, 'lider ülke Türkiye' hedefine ulaşılması bakımından oldukça önemli görüyoruz. dedi.AR-GE harcamalarında yıllara göre artışa değinen Kalaycı, bu alanda da daha fazla artış olması gerektiğini belirtti.Kalaycı, Milli Teknoloji Hamlesi ile Türkiye'nin ihtiyacı olan birçok teknolojinin Türk mühendisleri tarafından tasarlanıp yerli ve milli olarak üretildiğini ve birçok ülkeye ihraç edildiğini anlattı.Türkiye'nin havacılık ve savunma sanayisinde şampiyonlar liginde olduğunu belirten Kalaycı, Yerli ve milli uçak, helikopter, gemi, denizaltı, tank, çeşit çeşit silahlar, füzeler, zırhlı araçlar ve insansız hava araçlarını artık kendimiz üretiyoruz, milletimizi gururlandıran gök kubbemizi oluşturuyoruz. İHA ve SİHA teknolojisinde dünyada ilk 3'teyiz. Küresel İHA pazarının yüzde 68'ini Türkiye'nin markaları elinde bulundurmaktadır. Havacılık ve savunma sanayisi ihracatında dünyanın 11. ülkesi konumundayız. diye konuştu.Kalaycı, yerli ve milli üretim potansiyelinin tümüyle harekete geçirilmesi ve böylece savunma sanayisinde yakalanan ileri teknolojinin başka alanlarla elde edilmesinin hedeflenmesi gerektiğini aktardı.- Güçlü bir Türkiye için azimle çalışmaya devam ediyoruzAK Parti Sakarya Milletvekili Ertuğrul Kocacık, gelinen noktada yerli otomobilden hızlı trene, savunma sanayisinden uzay çalışmalarına kadar birçok alanda söz sahibi bir Türkiye olduğunu belirtti.Kocacık, Her bir projede, her bir yatırımda 'Türkiye Yüzyılı'nın üretim ve teknoloji ruhunu yaşatıyor, geçmişten aldığımız ilhamla geleceğe uzanan güçlü bir Türkiye için azimle çalışmaya devam ediyoruz. ifadesini kullandı.Sanayi ve Teknoloji Bakanlığının Milli Teknoloji Hamlesi vizyonu temelinde şekillendirdiği 2030 Sanayi ve Teknoloji Strateji Belgesinin 5 ana başlıktan oluştuğunu aktaran Kocacık, bunların yüksek teknoloji, dijital ekonomi, yeşil dönüşüm, küresel entegrasyon ve yapısal dönüşüm olduğunu kaydetti.AR-GE ve tasarım merkezlerine de değinen Kocacık, şu ifadeleri kullandı:AR-GE'ye verilen önem ve elde edilen başarı istatistiklerle de perçinlenmektedir. 2024 yılı AR-GE harcamaları bir önceki yıla göre yaklaşık 4 milyar dolar artarak yaklaşık 20 milyar dolar olmuş, Gayri Safi Yurt İçi Hasıla içindeki payı ise yüzde 1,46'ya yükselmiştir. Bu tutarın 2002 yılında 1,2 milyar dolar olduğunu göz önünde bulundurursak AK Parti hükümetlerimizin AR-GE'ye verdiği önemin ve desteğin ne denli kıymetli olduğu açıkça görülmektedir.TEKNOFEST'in her yıl büyüyerek rekorlar kırdığına dikkati çeken Kocacık, Tüm bunlar gösteriyor ki Türkiye artık tüketen ve satın alan bir ülke olmak yerine üreten ve ihraç eden bir ülke olarak küresel rekabette ön sıralarda yerini alacaktır. TEKNOFEST, gençlerden aldığı ilhamla Türkiye'nin ve dünyanın teknoloji alanındaki gelişimine katkı sağlamaya devam edecektir. dedi.AK Parti iktidarları döneminde sanayi ve teknoloji alanında tarihi adımlar atıldığını, AR-GE harcamalarından yerli otomobile, savunma sanayisinden girişimciliğe kadar her alanda büyük ilerlemeler kaydedildiğinin altını çizen Kocacık, Bugün Türkiye, kendi uydusunu, kendi otomobilini, kendi trenini, kendi insansız hava araçlarını saymakla bitiremeyeceğimiz kadar envanteri üreten bir ülke konumuna gelmiştir. Bu güçlü tabloyu daha da ileri taşımak, Türkiye Yüzyılı'nın üretim ve teknoloji vizyonunu gerçeğe dönüştürmek için Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımızın 2026 yılı bütçesi büyük bir önem taşımaktadır. diye konuştu.
Komisyonda Bakanlığın bütçesinin tümü üzerinde söz alan CHP İzmir Milletvekili Ümit Özlale, özellikle tekstil, hazır giyim, mobilya ve tarıma dayalı sanayi üretimin 3 yıldır yerinde saydığını savundu.Savunma sanayisindeki gelişmeleri çok olumlu bulduğunu ifade eden Özlale, Kalkınma tarihine baktığınız zaman, savunma sanayisinde, havacılık sektöründe yatırım yapan ülkelerin doğru ve tamamlayıcı politikalarla savunma sanayisinin kalkınmasına yardımcı olduğunu görüyoruz. dedi.Birçok tekstil ve hazır giyim işletmesinin faaliyetine son verdiğini, konkordato ilan ettiğini söyleyen Özlale, bazı şirketlerin ise Mısır'a gittiğini ileri sürdü.Özlale, Tekstil, hazır giyim ve mobilya sektörü sadece İstihdam Koruma Programı ile bir nevi yüzdürülecek sektörler değil. Burada çok ciddi bir dönüşüme ihtiyaç var. ifadesini kullandı.DEM Parti Şanlıurfa Milletvekili Ömer Öcalan, tekstil, deri ve mobilya sektörlerinin durumuna ilişkin değerlendirmelerde bulunarak, işçinin ve işverenin mutlu olmadığını iddia etti.Türkiye'nin sanayisinde bölgesel eşitsizliğin bulunduğunu ileri süren Öcalan, bu soruna bir çözüm bulunması gerektiğini kaydetti.Öcalan, Sanayinin merkezi İstanbul, Kocaeli, İzmir, kısmen İç Anadolu ve Çukurova. Gittiği yer Gaziantep'e kadar, Antep'ten ötesine gitmiyor. Nüfus yığılmasının merkezlerinden biri de budur. Yarın İstanbul'da yarın yaşanacak olumsuz bir durumda sanayi bundan üst düzeyde etkilenecek. dedi.- Sanayi üretimindeki daralmanın en büyük nedeni enerji maliyetlerindeki belirsizlikİYİ Parti Çanakkale Milletvekili Rıdvan Uz, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığının bütçesinin geçen yıla göre yüzde 8'lik düşüşle 10 milyar lira azaldığını dile getirdi.Bu düşüşün yatırım, istihdamın ve üretimin frene basması demek olduğunu anlatan Uz, TÜİK verilerine göre sanayi üretimi bu yılın 3. çeyreğinde yüzde 1,7 daralmıştır. Yani 'dünya gider Mersin'e, biz gideriz tersine' olmuştur. diye konuştu.Rıdvan Uz, sanayi üretimindeki daralmanın en büyük nedeninin enerji maliyetlerindeki belirsizlik olduğunu söyleyerek, Sanayicinin her ay 'yeni tarife' korkusu, yatırımın önündeki görünmez bir duvardır. Bu kadar sınırlı destekle hangi fabrika enerji dönüşümü yapabilir? sorusunu yöneltti.AR-GE yatırımlarının bir ülkenin geleceğini belirlediğine değinen Uz, Türkiye'nin AR-GE harcamalarının gayrisafi milli hasılanın yüzde 1,3'ü seviyesinde olduğunu, Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü (OECD) ortalamasının ise yüzde 2,7 olduğunu belirtti.Türkiye'nin kurtuluşunun üretimde olduğunu belirten Uz, Üretim planla, istikrarla, bilimle olur. Sanayiciye yıllar arası öngörülebilir bütçe sağlanmalıdır. Yerli ara malı fonu oluşturulmalıdır. KOBİ'lere doğrudan hibe ve teminat desteği verilmelidir. AR-GE ve yeşil dönüşüm harcamalarını en az yüzde 2 artırarak yeniden düzenlenmelidir. sözlerini sarf etti.Yeni Yol Partisi Adana Milletvekili Sadullah Kısacık, en önemli ve kritik konu olarak nitelendirdiği yapay zeka, verimlilik ve yerel kalkınma üzerine konuştu.Yapay zekanın tüm sektörlerde yıkıcı bir devrim yapacağını kaydeden Kısacık, dünyada bu alanda yarışın çoktan başladığını anlattı.Kısacık, çoğu ülkede yapay zeka bakanlığı olduğunu belirterek, Biz şu anda koskoca yapay zeka devrimini TÜBİTAK'taki bir enstitüye hapsetmişiz. Şu anda yapay zekaya gerekli önemi maalesef vermiyoruz. Her konuda olduğu gibi treni kaçırıp, o trene binmeyip arkasından vagon takar hale geleceğiz. değerlendirmesinde bulundu.Türkiye'nin verimlilik konusunda sıkıntısı olduğunu savunan Kısacık, milli verimlilik seferberliği uygulanması gerektiğini dile getirdi.Kısacık, kalkınma modellerinde başarı sağlanamadığını öne sürdü.- Havacılık ve savunma sanayisi ihracatında dünyanın 11. ülkesi konumundayızMHP Genel Başkan Yardımcısı ve Konya Milletvekili Mustafa Kalaycı, sürdürülebilir büyüme için sanayi sektörüne daha fazla yatırım yapılması gerektiğine değindi.Kalaycı, Sanayide yapısal dönüşümün hızla sağlanmasını, teknolojik dışa bağımlılığın azaltılmasını, yerel kaynakları harekete geçiren, nitelikli iş gücü istihdam eden, dijital çağa uyum sağlayan ve nihayet uluslararası rekabet gücüne sahip bir sanayi oluşturulmasını, 'lider ülke Türkiye' hedefine ulaşılması bakımından oldukça önemli görüyoruz. dedi.AR-GE harcamalarında yıllara göre artışa değinen Kalaycı, bu alanda da daha fazla artış olması gerektiğini belirtti.Kalaycı, Milli Teknoloji Hamlesi ile Türkiye'nin ihtiyacı olan birçok teknolojinin Türk mühendisleri tarafından tasarlanıp yerli ve milli olarak üretildiğini ve birçok ülkeye ihraç edildiğini anlattı.Türkiye'nin havacılık ve savunma sanayisinde şampiyonlar liginde olduğunu belirten Kalaycı, Yerli ve milli uçak, helikopter, gemi, denizaltı, tank, çeşit çeşit silahlar, füzeler, zırhlı araçlar ve insansız hava araçlarını artık kendimiz üretiyoruz, milletimizi gururlandıran gök kubbemizi oluşturuyoruz. İHA ve SİHA teknolojisinde dünyada ilk 3'teyiz. Küresel İHA pazarının yüzde 68'ini Türkiye'nin markaları elinde bulundurmaktadır. Havacılık ve savunma sanayisi ihracatında dünyanın 11. ülkesi konumundayız. diye konuştu.Kalaycı, yerli ve milli üretim potansiyelinin tümüyle harekete geçirilmesi ve böylece savunma sanayisinde yakalanan ileri teknolojinin başka alanlarla elde edilmesinin hedeflenmesi gerektiğini aktardı.- Güçlü bir Türkiye için azimle çalışmaya devam ediyoruzAK Parti Sakarya Milletvekili Ertuğrul Kocacık, gelinen noktada yerli otomobilden hızlı trene, savunma sanayisinden uzay çalışmalarına kadar birçok alanda söz sahibi bir Türkiye olduğunu belirtti.Kocacık, Her bir projede, her bir yatırımda 'Türkiye Yüzyılı'nın üretim ve teknoloji ruhunu yaşatıyor, geçmişten aldığımız ilhamla geleceğe uzanan güçlü bir Türkiye için azimle çalışmaya devam ediyoruz. ifadesini kullandı.Sanayi ve Teknoloji Bakanlığının Milli Teknoloji Hamlesi vizyonu temelinde şekillendirdiği 2030 Sanayi ve Teknoloji Strateji Belgesinin 5 ana başlıktan oluştuğunu aktaran Kocacık, bunların yüksek teknoloji, dijital ekonomi, yeşil dönüşüm, küresel entegrasyon ve yapısal dönüşüm olduğunu kaydetti.AR-GE ve tasarım merkezlerine de değinen Kocacık, şu ifadeleri kullandı:AR-GE'ye verilen önem ve elde edilen başarı istatistiklerle de perçinlenmektedir. 2024 yılı AR-GE harcamaları bir önceki yıla göre yaklaşık 4 milyar dolar artarak yaklaşık 20 milyar dolar olmuş, Gayri Safi Yurt İçi Hasıla içindeki payı ise yüzde 1,46'ya yükselmiştir. Bu tutarın 2002 yılında 1,2 milyar dolar olduğunu göz önünde bulundurursak AK Parti hükümetlerimizin AR-GE'ye verdiği önemin ve desteğin ne denli kıymetli olduğu açıkça görülmektedir.TEKNOFEST'in her yıl büyüyerek rekorlar kırdığına dikkati çeken Kocacık, Tüm bunlar gösteriyor ki Türkiye artık tüketen ve satın alan bir ülke olmak yerine üreten ve ihraç eden bir ülke olarak küresel rekabette ön sıralarda yerini alacaktır. TEKNOFEST, gençlerden aldığı ilhamla Türkiye'nin ve dünyanın teknoloji alanındaki gelişimine katkı sağlamaya devam edecektir. dedi.AK Parti iktidarları döneminde sanayi ve teknoloji alanında tarihi adımlar atıldığını, AR-GE harcamalarından yerli otomobile, savunma sanayisinden girişimciliğe kadar her alanda büyük ilerlemeler kaydedildiğinin altını çizen Kocacık, Bugün Türkiye, kendi uydusunu, kendi otomobilini, kendi trenini, kendi insansız hava araçlarını saymakla bitiremeyeceğimiz kadar envanteri üreten bir ülke konumuna gelmiştir. Bu güçlü tabloyu daha da ileri taşımak, Türkiye Yüzyılı'nın üretim ve teknoloji vizyonunu gerçeğe dönüştürmek için Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımızın 2026 yılı bütçesi büyük bir önem taşımaktadır. diye konuştu.
