Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar, "Yarım asırlık süreçte Fırat Üniversitesi, sadece Elazığ'a değil Bingöl, Muş, Tunceli ve Erzincan gibi pek çok şehirde fakülte ve yüksekokullar açarak, bölgenin yükseköğretim altyapısını güçlendirmiştir. Bugün bu şehirlerde kurulan üniversitelerin birçoğunun temelinde Fırat Üniversitesinin kıymetli katkıları olmuştur." dedi.Özvar, Fırat Üniversitesinin kuruluşunun 50. yılı dolayısıyla Atatürk Kültür Merkezi'nde düzenlenen kutlama programına katıldı.Programda konuşan Özvar, Fırat Üniversitesinin ülkenin yükseköğretim tarihinde müstesna bir yere sahip olduğunu belirterek, 50. kuruluş yıl dönümünde Elazığ'da bulunmaktan duyduğu memnuniyeti belirtti.Özvar, Elazığ’da yükseköğretim yolculuğunun 1967 yılında Yüksek Teknik Okulun açılmasıyla başladığını, aynı yıl Ankara Üniversitesi Senatosunun aldığı kararla kurulan Veteriner Fakültesinin 1970 yılında eğitim-öğretime başladığını ve Elazığ'daki yükseköğretimin ilk temellerinin atıldığını söyledi.Bu kurumların 1975 yılında kurulan Fırat Üniversitesi çatısı altında birleşerek güçlü bir akademik yapının temelini oluşturduğunu ifade eden Özvar, Fırat Üniversitesinin, yalnızca bir yükseköğretim kurumu değil, aynı zamanda bir bölgenin ilim ve irfanla buluştuğu, bilimle kalkınma arasında güçlü bir köprü kuran, istikrarlı ve vizyoner bir eğitim yuvası olduğunu vurguladı.Özvar, konuşmasını şöyle sürdürdü:"Kuruluşundan bugüne kadar geçen yarım asırlık süreçte Fırat Üniversitesi, sadece Elazığ'a değil Bingöl, Muş, Tunceli ve Erzincan gibi pek çok şehirde fakülte ve yüksekokullar açarak, bölgenin yükseköğretim altyapısını güçlendirmiştir. Bu adımlar yalnızca yerel düzeyde değil, Türkiye genelinde üniversitelerin daha dengeli bir şekilde yayılmasına ve yükseköğretimin demokratikleşmesine fevkalade önemli katkı sunmuştur. Bugün bu şehirlerde kurulan üniversitelerin birçoğunun temellerinde Fırat Üniversitesinin kıymetli katkıları olmuştur."Özvar, üniversitenin özellikle sağlık, mühendislik, veterinerlik ve fen bilimleri alanlarında yetiştirdiği mezunların sadece Türkiye'nin dört bir yanında değil, yurt dışında da başarıyla görev aldığını ve ülkeyi temsil ettiğini anlatarak, 50 yıllık tecrübesiyle ülkenin ve Anadolu'nun köklü yükseköğretim kurumlarından biri haline gelen Fırat Üniversitesinin tarihsel mirasla yükseköğretim sisteminde son derece müstesna bir konuma sahip olduğunu aktardı.Fırat Üniversitesinin bugün çok sayıda akademik birimde öğrenim gören 40 bini aşan öğrencisi, yaklaşık 1900 akademik ve 3500 idari personeliyle her anlamda çok büyük kapasiteye sahip olduğuna işaret eden Özvar, bu büyük kapasitenin en iyi şekilde değerlendirilmesi, ülkeye, bölgeye ve kente çok ciddi bir katma değer sağlamasının önemine dikkati çekti."Yükseköğretim Kurulu olarak üniversitelerimizi, araştırma, proje, bilimsel çalışma, nitelikli akademik yayın, sürdürülebilirlik, sosyal sorumluluk ve diğer alanlarda kendilerini geliştirmelerinin yanında güçlü yönlerini öne çıkaracak şekilde ihtisaslaşmaları ve farklılaşmaları yönünde de sürekli teşvik ediyor ve destekliyoruz." diyen Özvar, bu bağlamda, "Bölgesel Kalkınma Odaklı Misyon Farklılaşması ve İhtisaslaşma Programı", "Araştırma Üniversiteleri Programı", "Araştırma Üniversiteleri Aday İzleme Programı", "Öncelikli Bilim Alanlarında Uzmanlaşan Üniversiteler Programı", "Sürdürülebilir ve İklim Dostu Kampüs Projesi", "Spor Dostu Kampüs Projesi" gibi çok sayıda program ve projeyi aktif bir şekilde uyguladıklarını belirtti.- "TÜBİTAK proje sayısı bakımından üst sıralarda yer almaktadır""2024 yılı Üniversite İzleme ve Değerlendirme Genel Raporu"nun paylaşıldığını ifade eden Özvar, şunları kaydetti:"Fırat Üniversitesi, başvurulan ve kabul edilen patent, faydalı model ve tasarım sayısı, 'Ek Madde 34' ve 'Ek Madde 46' kapsamında istihdam edilen doktoralı araştırması sayısı, TÜBİTAK proje sayısı ve TÜBİTAK'tan en fazla bütçe kullanma miktarı bakımından üniversitelerimiz arasında üst sıralarda yer almaktadır. Ayrıca Times Higher Education (THE) tarafından açıklanan İklim Eylem Endeksinde Fırat Üniversitesi üniversitelerimiz arasında 11'inci, 'Sürdürülebilir yaşam endeksinde' ise 5'inci sırada yer almıştır. Yine 'sıfır atık, yeşil kampüs ve çevrecilik alanlarında' en fazla ödül alan 6'ncı üniversite olmuştur. Bu veriler, özellikle son dönemde üzerinde hassasiyetle durduğumuz sürdürülebilirlik ve çevreye duyarlılık konularında üniversitemizin oldukça büyük bir mesafe katettiğini göstermesi bakımından memnuniyet vericidir."- Uluslararası öğrenci sayısının 1 milyona çıkarılması hedefiÖzvar, kurumsal akreditasyonların yanı sıra üniversitelerde program akreditasyonlarını güçlü bir şekilde teşvik ve desteklediklerini belirterek, "Bu anlayışımızın bir tezahürü olarak, doktora programı açmak üzere başvuran üniversitelerimize akredite programa sahip olma şartı getirmiş bulunuyoruz. Benzer şekilde önümüzdeki dönemde fakülte, yüksekokul, enstitü, araştırma ve uygulama merkezi gibi birimlerin kurulmasının da akreditasyon şartına bağlanması söz konusu olacaktır." dedi.Bugün ülkede yaklaşık 360 bin uluslararası öğrencinin öğrenim gördüğünü ifade eden Özvar, bu bakımdan Türkiye'nin en fazla uluslararası öğrenciye sahip dünyada ilk 10 ülke arasında yer aldığını vurguladı.Özvar, bu sayıyı 2024-2028 stratejik hedefler dahilinde 500 bine çıkarmayı hedeflediklerini anlatarak, sonraki hedeflerinin ise bu sayıyı 1 milyona çıkarmak olacağını kaydetti.Türkiye'nin bugün yükseköğretimde küresel bir aktör olduğunu dile getiren Özvar, bunun da büyük ölçüde üniversitelerin gayretleriyle sağlandığını aktardı.Özvar, şöyle devam etti:"Son dönemde, uluslararasılaşma bağlamında attığımız önemli adımlardan biri de üniversite işbirliklerini sınır ötesi ortaklıklara varacak şekilde genişletmek olmuştur. Bu yıl Bakü'de Türkiye-Azerbaycan Üniversitesi öğretime başlamış bulunuyor. Üç devlet üniversitemiz tarafından açılan programlara öğrencilerin çok büyük bir ilgi gösterdiğini büyük bir memnuniyetle müşahede ettik. Yine kısa süre önce, 25 Ocak 2025 tarihinde Özbekistan Cumhurbaşkanı Sayın (Şevket) Mirziyoyev'in yayımladığı kararname ile Uluslararası Türk Devletleri Üniversitesinin kuruluşu gerçekleşti. 7 Nisan'da Özbekistan Yükseköğretim Kurulunun Sayın Başkanını Ankara'da misafir ettik. Kendileriyle Uluslararası Türk Devletleri Üniversitesinin işleyişine dair mutabakat zaptını imzaladık ve üniversitenin yol haritasını belirledik. İlk etapta 4 devlet üniversitemizin program açacağı üniversite 2025-2026 eğitim-öğretim yılında öğrenci kabul edecektir. Türk üniversitelerinin güçlü oldukları alanlarda yurt dışında program açması esasına dayanan bu projelere çok büyük önem atfediyoruz. Önümüzdeki dönemde bu tür kapsamlı işbirliklerinin sayısı daha da artacaktır. İnanıyoruz ki önümüzdeki yıllarda sadece İstanbul, Ankara, İzmir değil, diğer illerimizin de büyük üniversitelerinin programlarını yurt dışında açacağız"Yükseköğretimde istihdamla ilişkisi azalan programları kademeli olarak sistem dışına çıkardıklarını, ülkenin her alanda ihtiyaç duyduğu nitelikli insan kaynağını yetiştirecek programlara ağırlık verdiklerini belirten Özvar, bu anlayışın bir yansıması olarak bu yıl 20 üniversitede yapay zeka ve dijital tabanlı çok sayıda yeni program açtıklarını söyledi.Özvar, bu tür programların bulunduğu üniversite sayısını bu yıl itibarıyla 80'in üzerine çıkarmayı planladıklarını anlatarak, sağlık ve tarım programları başta olmak üzere yükseköğretimde dijital dönüşüm konusunu stratejik mesele olarak gördüklerini vurguladı.Dijitalleşen, değişen ve dönüşen dünyada istihdam piyasasının talep ettiği yeterlilik ve yetkinliğe sahip mezunlar yetiştirilmesinin önemine işaret eden Özvar, bu dönüşüm sürecini başarıyla gerçekleştirmek adına kamu kurumlarıyla, sektörle, akademiyle, sivil toplumla kısacası tüm paydaşlarla yakın işbirliği ve istişare halinde olduklarını aktardı.- "Yüksekokullarımıza yönelik kapsamlı ve stratejik bir dönüşüm süreci yürütüyoruz"Özvar, bu çalışmaların somut neticelerinin yakında ortaya çıkacağını ifade ederek, şöyle dedi:"Yine sektörlerin ihtiyaçlarına cevap vermek ve istihdam odaklı bir eğitim imkanı sunmak adına meslek yüksekokullarımıza yönelik kapsamlı ve stratejik bir dönüşüm süreci yürütüyoruz. Bu kapsamda, Organize Sanayi Bölgesi Meslek Yüksekokulu (OSB-MYO) programımızı genişletiyoruz. Bu konuda çalışmalarımız, önümüzdeki dönemde artarak devam edecektir."Fırat Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Fahrettin Göktaş da Elazığ'da 11 Nisan 1975 tarihinde adını bu coğrafyaya bereket katan Fırat Nehri'nden alan Fırat Üniversitesinin kurulduğunu belirterek, 16 fakülte, 4 enstitü, 3 yüksekokul, 9 meslek yüksekokulu ve 20'den fazla araştırma merkezi ile yarım asırdır eğitim-öğretime devam eden Türkiye'nin en köklü üniversitelerinden biri haline geldiğini kaydetti.Göktaş, üniversitenin verdiği eğitimin kalitesi, bilimsel araştırmalarının sayısı ve kalitesi, kente ve bölgeye sunduğu sağlık ve danışmanlık hizmetleri açısından Türk Yükseköğretim sistemi içerisinde adına yakışır bir seviyeye ulaştığını kaydetti.Programa, Milli Savunma Bakan Yardımcısı Şuay Alpay, Vali Numan Hatipoğlu, AK Parti Elazığ Milletvekili Erol Keleş, Belediye Başkanı Şahin Şerifoğulları, 18 üniversitenin rektörü, akademisyenler ve öğrenciler katıldı.
Yerel Haberler
Yayınlanma: 14 Nisan 2025 - 17:25
YÖK Başkanı Özvar, Fırat Üniversitesinin 50. yılı kutlama programında konuştu:
"Yarım asırlık süreçte Fırat Üniversitesi, sadece Elazığ'a değil Bingöl, Muş, Tunceli ve Erzincan gibi pek çok şehirde fakülte ve yüksekokullar açarak, bölgenin yükseköğretim altyapısını güçlendirmiştir. Bugün bu şehirlerde kurulan üniversitelerin birçoğunun temelinde Fırat Üniversitesinin kıymetli katkıları olmuştur"
Yerel Haberler
14 Nisan 2025 - 17:25

# Elazığ# Fırat Üniversitesi 50. yıl kutlama programı# Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar
EDİTÖR

Anadolu Ajansı haberleri. Anadolu Ajansı Son dakika gelişmeleri. Bu haber Anadolu Ajansı tarafından servis edilmiştir. Anadolu Ajansı tarafından...
İlginizi Çekebilir